Sistem Düşüncesi

By

Sistem bakış açısı, liyakat ve karar alma…
Peter Senge’nn yaklaşımına göre Sistemsel düşünce yapısını şöyle özetleyebiliriz.
Sistem düşüncesi, bütüncül düşünme ile indirgemeci düşünceyi dengelemeye çalışan bir problem çözme yaklaşımı olarak tanımlanmıştır.
Sistemin tamamını ve parçalarını hesaba katarak sistem düşüncesi, istenmeyen sonuçların daha fazla gelişmesine potansiyel olarak katkıda bulunmaktan kaçınmak için tasarlanmıştır.
Mevcut durumun analizine, gelecekteki ideal durumun tanımına ve tasarlanmış duruma yönelik daha fazla eyleme geçmek için delta(eksiklik) analizine dayanır.

Yani bir problemle karşılaşıldığında sadece belirli bir sorunu çözmek için alınacak kararlar, aksiyonlar sistemin bütününde daha ciddi probleme sonuca yol açabilir.

Kurumlar, ülkeler, ilişkiler sürekli farklı zorluklarla karşılaşıyor ve bunların üstesinden gelebilmek için karar alınması gerekiyor. Bunun için doğru veri, nötr bilgi ve şeffaflığa ihtiyaç bulunuyor.

Kararlar her zaman doğru mu alınır? Alınmayabilir elbette ancak riskleri minimize edebilmek için de diğerlerinin yanı sıra( doğru veri, nötr bilgi ve şeffaflığa) liyakata ihtiyaç var. Herkes her kararı alabilir mi? Hayır almamalıdır. Yani konu uzmanlarının , yeterlilik ve yetkinliğe sahip kişilerin görüşlerini almak, ilgili bağlama göre karar almak yaklaşımı benimsenir. Merkezi karar alma yaklaşımından ziyade decentralize dediğimiz merkezi olmayan yaklaşımlarla da harmanlanabilir. Liderliğin gücü bu karmaşık durumda kimlerin aklından , yetkinliğinden yararalanabileceğini bilmesi, kararın etkin ve zamanında olabilmesi için alan açmasıdır.

Alınan kararlar ile ilgili sonuçların empirik süreç kontrolü yaklaşımında olduğu gibi Şeffaflığın sağlandığı bir ortamda hızlıca ne elde edildi, ne elde edilemedi, etkileri nasıl oldu, ne öğrendik şeklinde zaman sınırlı aralıklarla denetlenmesi ve öğrenimlerden yeni kararların alınması sağlanmalıdır.