Efsane mi Gerçek mi?

By

Agile yani çeviklik bakış açısı bizim kültürümüze uygun mu? Bunu biraz araştıralım.

Bana göre Agile yani çeviklik bakış açısı bize çok uygun. Bunu doğrulayabilecek bir çok deneyim ve kaynak olmakla birlikte ben bu gün tarihten örnek vereceğim.

Kutadgu Bilig yani günümüz Türkçesi ile Mutluluk veren bilgi yada Devlet olma bilgisi Yusuf Has Hacib tarafından 1069-1070 yılları arasında yani 11. yüzyılda 18 ayda yazılmış.

Klasik yani yazıldığı dönemin ötesine geçen bu eser günümüz dünyasında dijitalleşme çağında esnek ve değişime adapte olabilmeleri için kurumlarda kültür olarak tohumları ekmeye çalışılan ve davranışsal olarak yer alan değerleri o günden içerisinde bulunduruyor. Aradan 1000, koca bin yıla yakın zaman geçmiş olsa da eser aşağıdaki evrensel değerler (sadece geneli yansıtan bir bölümü paylaşılmıştır.) içeriyor.

-bilgi edinmenin

-bilimsel çalışma ve yöntemlerinin gerekliliği

-aklı kullanmak yani enerji ve eforunu en değerliye yönlendirmek, meşgul olmaya çalışmaktan öte

-deneyimlerden ders çıkarma

-kolektif öğrenme

-kendini kontrol edebilme, öz eleştiri, sorgulayıcılık ve kendini tanıma

-denetim

-girişimcilik ruhu ve sorumluluk duygusu taşıma vbg.

Bunlar aradan yüzyıllar geçse de günümüz organizasyonları için hala geçerli değil mi sizce?

Yazıldığı kadar davranış, alışkanlık haline gelmesi çok kolay olmayan bu değerleri biliyoruz da neden göremiyoruz bir çok yerde?

Bazen dönüşüm, değişim, çeviklik konuları insanlarda direnç ve endişe oluşturabiliyor ama ben her zaman söylediğim gibi aslında bunlar “Roket bilimi” konuları değil bildiğimiz, yani taa 1000 yıl öncesinde bile kaleme alınabilmiş değerler ve pratikler bütünü. Ayrıca bizim kültürümüze, toplum yapımıza uzak söylemlerinin de Kutadgu Bilig eserinde de 11. Yüzyılda bile değinilmiş olması nedeniyle bize yabancı, taşımadığımız değerler değil. Tek yapmamız gereken şey bunu rastlantısal değil düzene ve sisteme oturtmak. Bireyden başlayıp, takım, bölüm , organizasyon düzleminde.

Görmek istiyorsak önce kendimizden başlamalıyız diye düşünüyorum ben.

Bir de bunların yaşaması için sistemleri ve ortamları ona göre tasarlamalıyız. En iyi niyetli ve eğitimli insanlar bile iyi işlemeyen tasarımlarda maalesef etkin davranış ve değerleri gösteremezler.